Türkiye’nin yolsuzluk karnesi dip yaptı
6 mins read

Türkiye’nin yolsuzluk karnesi dip yaptı

Gelecek Partisi Konya Milletvekili Hasan Ekici, Türkiye’nin yolsuzluk karnesine ilişkin veriler paylaştı. Türkiye’nin 2022 yılında 180 ülke arasında 101. sıraya gerilediğini belirten Ekici, “Böylece ülkemiz tarihindeki en düşük sırayı almıştır. 38 OECD ülkesi arasında 37. sırada, G20 ülkeleri arasında ise sondan 4. sırada yer almaktadır. Türkiye son 10 yıl içerisinde en çok gerileyen 3 ülkeden biri olmuştur” dedi.

Ekici, TBMM’de Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçe görüşmelerinde Türkiye’nin yolsuzluk karnesine ilişkin çarpıcı veriler açıkladı. Ekici, AKP’nin kurulduğu 2002 yılında yolsuz, yoksulluk ve yasaklarla mücadele için kurulduğunu ancak bu iddiasından uzaklaştığını ifade etti.

“EN ÇOK GERİLEYEN ÜÇ ÜLKEDEN BİRİYİZ”

Yolsuzlukla mücadelede dünyanın önde gelen sivil toplum kuruluşlarından olan ve 100’ün üzerinde ülkede faaliyet gösteren Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün verilerini açıklayan Hasan Ekici, Türkiye’nin yolsuzluk endeksinde tarihinin en düşük sırasında yer aldığını ifade etti.

Ekici, “1995’ten bu yana her yıl Yolsuzluk Algı Endeksi yayınlamaktadır. Türkiye de 1995 yılından bu yana endekste yer almaktadır. Türkiye maalesef 2022 yılında 180 ülke arasında 101. sıraya gerilemiştir. Böylece ülkemiz tarihindeki en düşük sırayı almıştır. 38 OECD ülkesi arasında 37. sırada, G20 ülkeleri arasında ise sondan 4. sırada yer almaktadır. Maalesef Türkiye’nin Yolsuzluk Algı Endeksi’ndeki yeri 2013-2022 yılları arasında düzenli olarak gerilemiştir. 2013 yılında 53. sırada yer alan Türkiye 9 yılda 48 sıra gerilemiştir. Türkiye son 10 yıl içerisinde en çok gerileyen 3 ülkeden biri olmuştur” şeklinde konuştu.

BAŞKANLIK VURGUSU

Yolsuzluk endeksinde Türkiye’nin yaşadığı bu gerilemenin nedenlerini de sıralayan Hasan Ekici, şunları söyledi:

– Türkiye’nin bu hızlı düşüşünün temel nedenleri şunlardır; Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle birlikte kamu gücü otoriter rejimlere benzer bir yoğunluk ile yürütme erkinde ve tek elde toplanmıştır. Son Anayasa Mahkemesi kararları üzerine yapılan tartışmalarda tekrar görüldüğü üzere, yargı bağımsızlığı ve hukuk devleti ilkelerine yönelik ihlaller artmıştır. Kamu kurumlarının, özellikle de yolsuzlukla mücadelede kritik öneme sahip Kamu İhale Kurulu gibi denetleyici ve düzenleyici kurumların etkinlikleri ve işlevleri zayıflatılmıştır.

– Özellikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin Cumhurbaşkanı ve bakanlar üzerindeki gensoru, meclis soruşturması ve araştırması gibi denetleme ve hesap sorma gücü etkisizleştirilmiştir. Yolsuzlukla mücadelede karar alma ve politika geliştirme süreçleri dar bir iktidar eliti tarafından yürütülmektedir. Buna bağlı olarak katılımcılık ve halkın kararları etkileme gücü gittikçe azalmıştır.”

“İHALELERİN DENETİMİ AZALDI”

‘Yolsuzlukları bitireceğiz’ iddiasıyla iktidara gelen AKP’nin 20 yılda Kamu İhale Kanunu’nda yaptığı 200’e yakın değişiklikle yolsuzlukların önünü açtığına dikkati çeken Hasan Ekici, şöyle konuştu:

– Yapılan değişikliklerle Kanunun başlangıçta amaçladığı şeffaflık, hesap verebilirlik ve dürüstlük ilkelerinden uzaklaşıldı. Örneğin başlangıçta çok sınırlı sayıda olan istisnaların kapsamı hızla genişletildi. Kanunun ilk halinde istisna maddeleri (a) harfinden başlayıp (f) harfinde bitiyordu. Sadece 6 tane istisna maddesi vardı. İstisna tutulan alımların çoğu da savunma ve güvenlikle ilgiliydi, yani gizliliği olan alımlardı. Daha sonra istisna maddesindeki alfabe harfleri uzun bir listeye dönüştü. Alım yaparken ihale kanununa tabi olmak istemeyen kurumlar ve konular o kadar arttı ki adeta istisna kurala, kural da istisnaya dönüştü. Sonunda alfabedeki 29 harf bitti ve tekrar başa dönüldü. Bu sefer istisnalara (aa) olarak madde numaraları verilmeye başlandı.

– Yapılan bir diğer değişiklikle kanunun ilk halinde bağımsız ve özerk yapıda olan Kamu İhale Kurulu, Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bağlandı. Kurul üyelerinin atanmasında yapılan değişiklikle üyelerin güvenceleri ve kurulun bağımsız karar alma fonksiyonları ciddi anlamda budandı. Bir diğer değişiklikle Kamu İhale Kurulu’nun kamu alımlarındaki yolsuzluk iddialarını her hangi bir şikayete bağlı olmaksızın re’sen inceleme ve sonuçlandırma yetkisi elinden alındı. Bu değişiklik yolsuzluklara doğrudan kapı aralamaktan başka bir anlama gelmiyordu. Özetle KİK’in yetkileri budandı ve ihalelerin denetimi zorlaştırıldı.

“ADİL REKABETİN SAĞLANDIĞI KAMU ALIMLARI AZALDI”

2018 yılında değişiklik yapılan 21/b maddesinde hakkında da değerlendirmelerde bulunan Hasan Ekici “21/b’de yapılan değişiklikle ‘can ve mal güvenliğini sağlama’ gerekçesiyle, üç şirket davet edilip ilansız, pazarlık usulü ile ihale yapmak mümkün hale geldi. Hangi ihalede ‘can ve mal güvenliğinin sağlanacağına’ da idare karar verecekti. Bunun yanında ‘yapım tekniği açısından özellik arz eden’ bir proje de artık pazarlık usulüyle ihale edebilecekti. Burada bir kısmına değindiğim değişikliklerin sonucunda şeffaflığın, denetimin ve adil rekabetin sağlandığı kamu alımlarının oranı hızla azaldı. Pazarlık Usulü ve istisna kapsamında yapılan kamu alımlarının oranı ise 2004-2022 yılları arasında yüzde 10’dan yüzde 42’ye kadar yükselmiştir” diye konuştu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir